Sayın Ortaklarımız,
Bankamızın 25. Olağan Genel Kurul Toplantısı’na hoş geldiniz. Bankamızın 2015 Yılı Olağan Genel Kurul Toplantısı’nı onurlandıran siz değerli hissedarlarımızı Yönetim Kurulu adına saygıyla selamlıyoruz.
2015 yılı hesap dönemine ilişkin Yönetim Kurulu ve Bağımsız Denetim Raporları ile Mali Tablolarını inceleme ve onaylarınıza sunmadan ve Bankamızın 2015 yılı faaliyetlerinin değerlendirmesine geçmeden önce, sizlerle makro görünüm ve bankacılık sektöründeki gelişmeleri paylaşmak istiyoruz.
2015’te Genel Ekonomik Görünüm ve 2016 Yılı Tahminlerimiz
Küresel ekonomi 2015 yılına, ABD Merkez Bankası’nın (FED) faiz artırımına ilişkin belirsizlikleri, dolardaki güçlenme, düşük emtia fiyatları ve küresel ekonomik büyümeye ilişkin tedirginlikler ile başladı. Diğer taraftan, başta Orta Doğu’daki gelişmeler olmak üzere küresel ölçekte yaşanan sosyopolitik olaylar da uluslararası yatırımcıların risk iştahını, varlık fiyatlarını ve sermaye akımlarını etkileyen en önemli unsurlar oldu.
2015 yılının ilerleyen dönemlerinde, Çin başta olmak üzere gelişmekte olan ülkelerde büyüme eğilimindeki zayıflayan görünüm ve emtia fiyatlarındaki düşük seyrin küresel deflasyonist baskıları artırmasının etkisi, gelişmiş ülkelerin merkez bankalarının genişlemeci para politikası eğilimini güçlendirdi. Yıl içerisinde, Çin Merkez Bankası ivme kaybeden ekonomik aktiviteye karşı önlemler almak amacıyla gösterge faiz oranlarında ve zorunlu karşılık oranlarında indirimlere gitti. Zayıflayan büyüme sorununu çözebilmek için yılın ikinci yarısında para biriminde art arda devalüasyon gerçekleştirdi.
Ekonomik aktiviteye yönelik kırılganlıklara sahip Euro Bölgesinde ise zayıf talebin de etkisiyle enflasyonun düşük seviyelerde seyretmesi Avrupa Merkez Bankası’nın da (ECB) genişlemeci para politikasını devam ettirmesini gerektirdi. Bu nedenle, varlık alım programını Mart 2017 tarihine kadar uzatan Avrupa Merkez Bankası, uygulanmakta olduğu programın kapsamını euro cinsi yerel ve bölgesel yönetim tahvillerini de kapsayacak şekilde genişletti.
2015 yılının son dönemlerinde, ABD ekonomisinde, ekonomik toparlanmada önemli yol kat edildiğini, işgücü piyasasında belirgin bir iyileşmenin olduğunu vurgulayan ABD Merkez Bankası, dokuz yıl aradan sonra ilk faiz artışını gerçekleştirdi. Küresel piyasalarda endişe ile beklenen bu faiz artırım kararının ardından para politikasına yönelik belirsizliklerin azaldığı ve artırımların ihtiyatlı ve kademeli olacağına yönelik beklentiler güç kazandı.
Yapısal reformlarında etkisiyle, 2016 yılında dünya ekonomisinin normalleşmeye daha fazla yaklaşacağı öngörülmektedir. 2016 yılı, gelişmiş ekonomilerdeki destekleyici politikaların küresel büyüme ve finansal istikrarda iyileşmeyi desteklediği ancak jeopolitik risklerin de yakından izleneceği bir dönem olacaktır. Doların dünya genelinde güçlü seyrinin hız kesmesi ve düşük emtia fiyatlarının etkisi, enerji ithalatçısı konumunda olan ülkeler için pozitif bir etken olarak dikkat çekerken enerji ihracatçısı ülkeler için risk unsuru olarak dikkat çekmektedir.
2015’te Türkiye Ekonomisi
2014 yılında TL’deki değer kayıplarını ve enflasyondaki yükselişi sınırlandırmak için para politikasında sıkılaştırmaya giden Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 2015 yılı başında politika faiz oranlarında sınırlı indirime gitti. TCMB ilerleyen dönemlerde politika faizinde bir değişikliğe gitmeyerek, makroekonomik istikrarı tehdit eden küresel oynaklık dönemlerinde sermaye hareketlerinin etkilerini sınırlayan, 2010 yılından bu yana kullandığı geniş faiz koridorunda sadeleştirme adımlarına başlanabileceğini bildirdi. TCMB’nin ilgili sadeleştirme adımlarını, küresel para politikalarındaki normalleşmenin başlamasıyla birlikte oynaklıklarda gözlenen düşüşün kalıcı olması halinde 2016 yılında başlatabileceği beklenmektedir.
2015 yılında, tarım sektörünün olumlu performansı yanında iç tüketimin desteği ve net ihracatın düşürücü etkisinin ortadan kalkmasıyla büyüme hız kazanmış ve beklentilerden olumlu bir görünüm sergilenmiştir. Türkiye ekonomisi ekonomik aktivitedeki toparlanma eğiliminin etkisiyle yılın ilk 9 ayı itibarıyla geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre %3,4 büyüme sağladı.
Haziran ve Temmuz aylarında düşüş gözlemlenen enflasyon, ilerleyen aylarda artan gıda, turizm ve ulaştırma fiyatlarındaki artışın etkisiyle yılsonunu %8,81 seviyesinde tamamladı. 2014 yılsonunda 47 milyar dolar seviyesinde olan cari işlemler açığı ise 2015 yılsonu itibarıyla 32 milyar dolar sevilerine geriledi. 2015 genelinde, turizm gelirlerindeki daralmaya rağmen ithalatın özellikle enerji fiyatlarındaki düşüşün etkisiyle gerilemesi cari açıktaki iyileşmede belirleyici oldu. Yılın ikinci ve üçüncü çeyreğinde toparlanarak artan sanayi üretiminin son çeyrekte de beklenen performansı göstermesi durumunda ekonomik aktivitenin ivme kazanması beklenebilir.
Bakanlar Kurulu tarafından belirlenen orta vadeli plana (OVP) göre 2016 yılında, büyüme hızının artacağı, enflasyon ve cari açığın düşüş kaydedeceği öngörülmektedir. Kasım ayındaki erken seçimin ardından siyasi belirsizliklerin azalmasıyla birlikte yapısal reformlara hız verilmesinin de etkisiyle 2016 yılında OVP tahmini olan %4,5 seviyelerindeki büyüme performansının sağlanabileceği beklenmektedir.
2015’te Türk Bankacılık Sektörü ve Türkiye Finans
2015 yılında sektörde aktif büyüklük geçen yıla göre %18 artışla 2.357 milyar TL’ye yükselirken, mevduatlar* %18 artışla 1.325 milyar TL’ye, krediler** %20 artarak 1.526 milyar TL’ye, özkaynaklar ise yıllık bazda %13 büyüme ile 262 milyar TL’ye ulaşmıştır. Aynı dönemde katılım bankacılığı sektöründe kullandırılan fonlar** yıllık bazda %15 artışla 81 milyar TL’ye, toplanan fonlar* %13 artışla 76 milyar TL’ye, özkaynaklar %10 artışla 11 milyar TL’ye ve toplam aktifler %15 büyüme ile 120 milyar TL’ye ulaşmıştır. 2014 yılında geçmiş yıllara göre daha yavaş büyüyen Katılım Bankacılığı 2015 yılında toparlanmaya başlamasına rağmen, temel bilanço kalemlerinde büyüme oranları sektörün gerisinde kalmıştır. Katılım bankacılığının aktif pazar payı %5,1 olarak gerçekleşirken, 2014’ten 2015’e kullandırılan fonlar payı %5,6’dan %5,3’e, toplanan fonlar payı %5,9’dan %5,7’ye, özkaynak payı da %4,2’den %4,1’e gerilemiştir.
Bankacılık sektöründe mevduatın krediye dönüşüm oranı 2014 yılı ilk yarısında %108-110 seviyelerinde gerçekleşirken, 2014 son çeyreğinden itibaren %113-115 seviyelerinde gerçekleşmiştir. 2015 yılında gerek yurt içi gerekse yurt dışı piyasalardan yapılan menkul kıymet ihraçları geçen yılın aynı dönemine göre %10 artışla 97,8 milyar TL’ye ulaşmıştır.
Sektörde toplam kâr, yıllık bazda %6 artışla 26,1 milyar TL’ye ulaşırken, katılım bankacılığında ise %184 artarak 409 milyon TL seviyesine gelmiştir.
Türkiye ekonomisindeki gelişmeler ve çalışanlarımızın da olumlu katkısıyla 2015 yılsonunda;
2015 yılında Türkiye Finans aktif büyüklüğü geçen yıla göre %15 artarak 38,6 milyar TL’ye ulaşmıştır. Bu dönemde toplam aktiflerin %74’ünü oluşturan finansal kiralama alacakları dâhil kullandırılan fonlar geçen yıla göre %18 artarak 28,6 milyar TL’ye yükselirken sektör pazar payı %1,9, Katılım Bankacılığı sektöründeki payı ise %35 olarak gerçekleşmiştir. Türkiye Finans’ın toplanan fonları 2015 yılsonunda geçen yıla göre %16 artış göstererek 22,2 milyar TL’ye yükselmiştir. Türkiye Finans’ın toplanan fonlarda sektördeki payı %1,7, Katılım Bankacılığı sektöründeki payı ise %29’dur.
2015 yılında vergi öncesi 333 milyon TL kâr elde edilmiştir. Vergi karşılığı düşüldükten sonra net kârımız 261 milyon TL’den, yasal yedek akçeler ayrıldıktan sonra kalan kısım dağıtılmayarak olağanüstü yedek akçe olarak ayrılacaktır. 2015’te net kâr payı geliri %28 artarak 1,4 milyar TL’ye ulaşmıştır.
2015 yılında ilk yurt dışı şubesini Bahreyn’de açan Türkiye Finans, Türkiye içerisinde de açtığı 5 şube ile şube sayısını 286’ya yükseltmiştir. 4.132 personel, internet şubesi, mobil şube ve 573 ATM’si ile farklı kanallardan müşteri erişimini artırarak 2015 yılını 261 milyon TL kâr ile kapatmıştır.
Bankamız Sermaye Yeterliliği Rasyosu 2015 yılsonu itibarıyla %13,51 olarak gerçekleşmiştir.
Sayın Hissedarlarımız,
2015 yılı çalışmalarımızı gösteren Faaliyet Raporumuzu, Bilanço ile Kâr ve Zarar Hesaplarımızı inceleme ve onaylarınıza sunmuş bulunuyoruz.
Tüm bu başarılarımızı sağlamamızda katkıları bulunan hissedarlarımıza, çalışanlarımıza ve müşterilerimize, Yönetim Kurulu adına Bankamıza duydukları güvenden ötürü teşekkür ederiz. Genel Kurulumuzu onurlandıran siz değerli ortaklarımızı saygıyla selamlarız.
Saygılarımızla,
TÜRKİYE FİNANS KATILIM BANKASI A.Ş.
YÖNETİM KURULU
*Aksi belirtilmedikçe metnin tamamında bankalar mevduatı ve reeskontlar dahildir.
**Aksi belirtilmedikçe metnin tamamında net takipteki alacaklar, reeskontlar ve kiralama işlemlerinden alacaklar dahildir.