2014 Faaliyet Raporu
Yönetim Kurulu Başkanı'nın Mesajı
Farklı finansal araç ve kanallarla reel sektöre artan oranda destek vermeyi ve paydaşları için katma değer üretmeyi varlık nedeni olarak gören Bankamız, bu çabalarının sonuçlarını, her zaman olduğu gibi performansına yansıtmayı başarmıştır.

2014 yılında dünya ekonomisinde gündem oldukça yoğundu

Dünya ekonomisi 2014 yılını, çok sayıda sorunun yer aldığı yoğun bir gündem içerisinde geride bıraktı. Bununla birlikte, ekonomik sorunların üstesinden tam olarak gelinememesi toplumların beklentilerinin karşılanmasını geciktirirken jeopolitik gerilimlerin de artmasına neden oldu. Gündemin büyük bir hızda değiştiği bu ortam içerisinde yön bulmak ekonomik birimler açısından kolay olmazken politika yapıcıların uluslararası işbirliği ile aldığı tedbirler kritik önemini korudular.

2013 sonlarına doğru ortaya çıkan eğilimlerle uyumlu olarak dünya ekonomisinin gelişmiş ekonomiler öncülüğünde hızlanması bekleniyordu. Ancak yıl içerisindeki gelişmelerle dünya büyüme görünümü beklentileri karşılayamadı. ABD ve İngiltere gibi bazı ekonomilerde toparlanma kaydedilse de artan jeopolitik risklerle birlikte çok sayıda gelişmiş ve gelişmekte olan ekonomide büyüme görünümü zayıfladı. Bazı gelişmekte olan ekonomiler ise zayıf dış talep koşullarının yanında, yapısal sorunlar nedeniyle büyümede tıkanıklıkla karşılaşmaya başladı. Tüm bunlar ise küresel ekonomide uzun sürebilecek bir durgunluk endişesini yıl boyu canlı tuttu.

Enerji fiyatları öncülüğünde gerileyen hammadde fiyatları, ithalatçı ekonomiler açısından olumlu sonuçlara yol açabilecek bir gelişme olarak görülürken ihracatçı ekonomilerin dengelerinde tahribat oluşabileceği endişeleri ön plana çıktı.

Zayıf büyüme eğilimlerinin artması ile birlikte, başta gelişmiş ekonomiler olmak üzere belli başlı merkez bankaları destekleyici para politikalarını sürdürme eğilimi gösterdiler. Hatta bazı merkez bankaları, ekonomilerdeki yavaşlamanın ve enflasyondaki gerilemenin önüne geçmek üzere para politikalarını daha genişletme gereği duydu.

2015 yılı ile birlikte kazanımları korumak için küresel işbirliğinin sürdürülmesi önemli

Bu görünümde, merkez bankalarının attığı genişlemeci adımlar ve düşük enerji fiyatlarının desteği ile 2015 yılına ilişkin beklentilere daha iyimser bir çerçeve çizilebilir. Özellikle gelişmiş ekonomilerde hızlanabilecek büyüme, gelişmiş ekonomilerin ticaret ortağı olan ekonomilerde ve dolayısıyla dünya ekonomisinde canlanma sağlayabilir. Büyümenin hızlanması sayesinde ise ekonomik birimlerde olası güven tazelenmesiyle küresel sermaye akımları ve yatırımlar canlanabilir. Bu da dünya genelinde jeopolitik gerilimlerin azalmasına katkı sağlayabilir. Söz konusu beklentilerin ve temennilerin gerçekleşebilmesi için politika yapıcıların son yıllarda olduğu gibi önümüzdeki dönemde de işbirliği içerisinde karar alıp hayata geçirmeleri büyük önem taşımaya devam edebilecektir.

Uluslararası koordinasyonla atılacak adımlar, Türkiye ekonomisinin potansiyel büyüme hızına ulaşmasında önemli bir katkı sağlayacaktır. Dünyada belirsizlikler azaldıkça Türkiye ekonomisi yeniden en cazip ekonomilerden biri haline gelebileceği gibi dünyada hak ettiği yeri hızlı bir şekilde alabilecektir.

Dünyadaki zorluklara rağmen Türkiye Finans, sektöründe yeniliklerin bankası olmaya devam etmektedir.

Türkiye Finans olarak, önceki yıllarda olduğu gibi, geride bıraktığımız yılda da katılım bankacılığının öncüsü ve en yenilikçisi olmayı sürdürdük. Söz konusu yenilikler Bankamızın fonlama olanaklarını çeşitlendirirken, müşterilerimize sunduğumuz finansman imkanlarını da artırmamızı sağlamıştır.

Bu yenilikler, çalışanlarımızın heyecan ve arzusunun bir sonucu olmanın yanında sektörün geleceğine dair güven ve umutlarımızı artırmaktadır. 2015 yılında sektöre katılabilecek muhtemel aktörler bu umut ve güvenin kamu yönetimi ve düzenleyici otoritelerce de paylaşıldığının bir teyidi olarak ortaya çıkmaktadır.

Orta Doğu’nun en büyük sermayeli bankasının iştiraki olarak, ana hissedarının desteğini her zaman yanında hisseden Türkiye Finans, bu güç ile ülkemiz ekonomisine önemli katkılar sağlamaya devam etmektedir.

Farklı finansal araç ve kanallarla reel sektöre artan oranda destek vermeyi ve paydaşları için katma değer üretmeyi varlık nedeni olarak gören Bankamız, bu çabalarının sonuçlarını, her zaman olduğu gibi performansına yansıtmayı başarmıştır.

Türkiye Finans’a olan güven, Türkiye’ye olan güvenin bir yansımasıdır.

İsminde Türkiye olan Bankamıza olan güvenin, ülkemize olan güvenin de bir yansıması olduğunu biliyor ve bunun verdiği sorumlulukla ülkemizin gelişmesi ve büyümesi için çalışıyoruz.

İlkelerimiz doğrultusunda sunduğumuz ürün ve hizmet karmamızla müşterilerimizin hayatını kolaylaştırmak için çalışıyoruz. Türkiye Finans’ın büyümesinin Türkiye’nin büyümesi ve gelişmesi anlamına geldiğini hatırlatarak herkesi “Türkiye’nin Finansı” Türkiye Finans ile çalışmaya davet ediyoruz.

Bankamızla duyduğumuz gurur başarılarımızla beslenmektedir. Bu gururu tüm paydaşlarımızla birlikte yaşamayı umut ediyoruz. İnançla ve azimle çalışmaya devam edeceğimizi bir kez daha hatırlatarak Türkiye Finans’a güvenen tüm müşterilerimize, çalışanlarımıza ve hissedarlarımıza teşekkürlerimi sunarım.

Saygılarımla,

Mustafa BOYDAK
Yönetim Kurulu Başkanı